Çaykur Rizespor için Trabzonspor maçları ayrı bir anlam ifade eder. En kötü form durumunda dahi, Çaykur Rizespor’un Trabzonspor karşısında aldığı netice, her daim Rizespor’un teknik direktörünün torbasına bir artı olarak yazılır ve Çaykur Rizespor’un elde ettiği Trabzonspor galibiyeti, Rizespor’un genel form durumunu ve sezonun ilerleyişini de etkiler.
Nitekim bugün elde ettiği sonuçtan önce, Rizespor’un son Trabzonspor mağlubiyeti 6 Ekim 2019’da olmuştu. 2019 ile 2025 arasındaki süreçlerde Trabzonspor bir şampiyonluk kazandı, zaman zaman form grafiği yüksek seyretti; zaman zaman da Rize deplasmanına iyi bir formda geldi. Öte yandan Rizespor’un küme düştüğü 2021/22 sezonu da dahil, bu süreçte dalgalı seyreden form durumları, bu maçın senaryosunu değiştirmemişti.
Ancak Trabzonspor bu sezon Rize deplasmanında, genel beklentilerin üstünde bir performans sergileyen ve ligde oynadığı oyunu en doğru oynayan teknik adamlardan birisi olma yolunda ilerleyen Fatih Tekke takımı olarak, 17 puanla ligin 2. sırasında geldi. Bu faktör, tarafların maça olan motivasyonunu, yaklaşımını veya maçın kimliğini değiştirmeyecek olsa da Trabzonspor’un tüm bu atmosferin sonucu gri bir noktaya götürmesine engel olacak bir oyun anlayışı ve formu söz konusu olacaktı.
Öte yandan Çaykur Rizespor da bu puana ihtiyaç duyuyordu. İlhan Palut, iki tam sezonun ardından en çok tartışıldığı dönemi yaşıyor ve Rizespor camiasının, taraftarının bu konudaki kanaati, Rizespor geçtiğimiz sezon alt sıralarda tehlikeyi az da olsa hissetmeye başladığında oluşmuştu. Ancak yine İlhan hocayla girilen bu sezona Rizespor, geçtiğimiz yıllardaki kadro hacmini artırarak girmişti.
Qazım Laçi, Mihaila, Rak-Sakyi, Fofana gibi hamlelerin bütünü, Rizespor’un top kazanan, dinamik ve hızlı oyunu oynamasına elverişliliğini artıracak nitelikteydi. Ancak geride kalan sezonun bu bölümünde Rizespor, kendisini koyduğumuz yerde sezona başlayamamıştı. Antalya’dan çıkan 5-2’lik sonuç, peşisıra gelecek Trabzonspor maçını Rizespor adına sezonun gidişatını tayin edecek şekilde önemli hâle getirecekti. Zira 5-2’lik bir deplasman galibiyeti, Rak-Sakyi’nin heyecanlandıran formu, Emrecan Bulut’un sürpriz performansı ve üç sezondur birbirleriyle oynama alışkanlığı oluşturan savunma dörtlüsüne eklenen Samet Akaydın’ın oyununu belli bir seviyeye getirmesi, bir Trabzonspor galibiyetiyle sezon başlangıcını Rizespor adına farklı bir yere taşıyabilirdi.
Ancak tam olarak beklediğim gibi bir maç izledik Rize’de… Oyuna genişlik kazandırmak isteyen Rizespor, merkezde daralarak kompaktlaşan, merkezdeki 1.90 ve 1.87’lik iki merkez orta sahası Okay-Folcarelli ikilisi üzerinden fiziksel mücadeleyi kaybetmeyen bir Trabzonspor ile karşılaştı ve Rizespor’un en istemeyeceği şekilde, Trabzonspor’un hızlı bir gol bulmasıyla maç başladı.
Onu takip eden süreçte, Oulai’nin kenardan indirdiği topta Onuachu’nun bulduğu gol, Trabzonspor adına maçı istediği yere getirdi. Bu dakikadan sonra kovalayacak taraf Rizespor’dı. Rak-Sakyi’nin golüyle farkı bire indirmek, maçın dengelerinin Rizespor lehine gevşemesini sağlasa da Trabzonspor’un oyunun merkezinde kurduğu üstünlük, blok savunma konusundaki mahareti ve Rizespor hücum aktörlerinin yetersizlikleri, maçın Trabzonspor lehinde sonuçlanmasına sebep oldu.
Fatih Tekke, bir maçtan daha istediğini almayı başardı. Önce Eyüpspor, sonra Galatasaray’dan oluşan fikstürüne takımını 20 puanda, maç eksiği olan Galatasaray’ın 2 puan gerisinde hazırlamayı başardı. Şu anda Okan Buruk’un en korktuğu rakibinin Trabzonspor olduğunu düşünüyorum. Belki şu anda somut bir şampiyonluk adayı demek için erken ama Galatasaray maçından çıkacak sonuç, Trabzonspor’un bu sezon olacağı yer için belirleyici olacak.
Öte yandan Çaykur Rizespor, bu maçta oyun anlamında uzun süre deneyip üstünlüğü elinde tutsa da görevinde 3. yılında olan bir teknik adama yakışmayacak biçimde bir oyun natürü oluşturmakta zorlanır konumda. Belki Palut için işlerin zorda olduğunu söyleyebiliriz, belki buradan da alnının akıyla çıkacaktır ama elindeki kadro hacminin kıymetini bilmesi gerektiğini söylemeliyim.
Sahadaki ilk 11’in üzerine, kenarda geçtiğimiz sezonun önemli isimlerinden Mithat, Ligue 1’den gelen Sagnan, sakatlıklarından döndüklerinde Alikulov ve Olawoyin, Taylan Antalyalı ve en önemlisi üzerine ciddi yatırım yapılan Mihaila vardı. Dolayısıyla iş, biraz deveyi güdüp gütmeme sınırları içerisinde kaldı diyebiliriz. Üstelik güdülecek devenin kalitesi itibarıyla çobanına kolaylık sağlayacağını düşünüyorum.
Haberi Yorumla