yazi
yazi
Süper Lig

“İşleyen plan bozulunca, Fenerbahçe hata yapmadı.”

Paylaş
Paylaş

Sivasspor’la Fenerbahçe’yi karşı karşıya getiren maç, her iki takım için de hata yapma lüksünün olmaması itibariyle şüphesiz bu haftanın en önemli maçlarından bir tanesiydi. Bir tarafta ev sahibi Sivasspor’un kümede kalma mücadelesinde içinde bulunduğu kritik konumun getirdiği ruh hali, öte yandan Süper Lig’deki şampiyonluk yarışı kavramının indirgendiği halin bir temel gerekliliği olarak böyle maçlardan puan alma zorunluluğunun Fenerbahçe’de ve Jose Mourinho üzerinde yarattığı baskı bu maçın mücadelesi yüksek bir maç olacağının sinyallerini veren gerçekliklerdi. Sivasspor geçtiğimiz hafta Çaykur Rizespor maçında oyunun belli bölümlerinde istenilen ağırlığı ve baskıyı oluşturamaması sonucunda 1-1’lik beraberlikle evine dönmüştü. Rıza Çalımbay döneminin başından itibaren edinilen savunmada dörtlü, merkezde üçlü hatlarla kurulan formasyonu bir süredir koruyan Sivasspor, Fenerbahçe maçına çıkarken de bu mantığı sahaya yansıtmıştı, ancak geçtiğimiz haftaya kıyasla oyuncu tercihlerinde bir takım farklar söz konusuydu. Geçtiğimiz hafta yapısını iki dinamik pivot karakterli merkez elemanıyla, bağlantı oyununda hareketlilik gösteren bir on numarayı birleştiren 4-2-3-1 tipi bir formasyonu tercih eden Rıza Çalımbay, bu hafta Garry Rodrigues’i 11’in dışına çekip, Tolga Ciğerci’yi de merkeze attı. Tolga’yı savunma tandeminden çıkarmasıyla birlikte savunmada Uros Radakovic’in yanına, en son 22 Şubat’ta Konyaspor maçında ilk 11’de oynamış olan Samba Camara’yı monteledi. Garry Rodrigues’in yerine de bu sezon zaman zaman o noktada oynadığını gördüğümüz Efkan Bekiroğlu’nu koydu. Bu sezonun ikinci yarısında Efkan Bekiroğlu’nun ve Veljko Simic’in oynadığı maçlarda bu oyuncuların merkeze dönük oynadığını ve bek oyuncularına o koridorun açıldığını görmüştük. Bekir Turaç’ın da içinde olduğu denklemde, iyiyden iyiye Manaj’a yakın iki kenar oyuncusu ve genişe açılan bek oyuncularını göreceğimiz aşikardı. Öte yandan Fenerbahçe’de, Trabzonspor maçında tercih edilen dörtlü formasyonla devam edildi.Çağlar ve Skriniar’ı merkezde tercih eden Mourinho, sola Mert Müldür’ü, sağa ise Osayi-Samuel’i attı. Merkezde Amrabat’ı denklemin dışında tutan Mourinho, Osayi-Samuel’i ve St. Maximin’i plan içinde tutmuş, Tadic’i sağa, Talisca’yı ise on numaraya çekmişti. Talisca’nın oyununun ve yaya yakınlığının oluşturduğu boşluğu Szymanski ve Fred’le işleyen Fenerbahçe’de, Tadic’in de zaman zaman merkeze yanaşmasıyla Talisca’nın olduğu denklem adına ideal bir fikir edinilebilmişti. Nitekim maçın başlarında oyun düşükten açılsa da, bir dakikadan sonra Fenerbahçe oyuna ağırlığını koymayı başardı. Merkezden hareketlilik kazanan Fenerbahçe’de, bu iş ciddi bir pozisyon üstünlüğüne dönüşemese de, alanı kazanan taraf olmayı başardılar. Kompakt kalan rakibine karşı, planı geniş bir alandan hareket etmek olan Sivasspor da zaman zaman işi skora götüremeyecek pozisyonlara girebildiler. İlk yarıda kilidi açmak için Talisca’nın bulduğu güzel frikik golüne ihtiyaç vardı, nitekim o golün gelmesiyle devreye 1-0 önde girme fırsatını buldu Fenerbahçe… Sivasspor’un ikinci yarıda Fenerbahçe’nin oyununu bozabilmek adına temel ihtiyacı geniş alanda oynadığı oyunu akışkan hale getirebilmek adına bu hareketliliği bireysel beceriyle birleştirecek bir oyuncu profiliydi ki; burada bir es verip Sivasspor’un çok uzun zamandır önemli eksikliklerinden biri oyunu geniş alanda oynayıp hareketlilik kazandıracak bir profilin olmayışı olduğunu söylemek gerekiyor. İkinci yarının başında, organize hücumla ceza sahasına inen Fenerbahçe’de Dzeko’nun Tadic’i topla buluşturması sonucunda gelen golle skor 2-0’a geldi. Buradan sonra aslında 10 dakikalık süre içerisinde Efkan’ın güzel golüyle verilen yanıt, bahsettiğim şekilde işleyen bir oyunla pozitif bir tabloya dönüşebilirdi ancak olmadı. Sivasspor’un iyi niyetli bir mücadelesi söz konusuydu ki, Fenerbahçe’nin de 2-1’den sonra dengesinin bozulduğunu söyleyebiliriz, ama tam temponun en üst seviyede olduğu dakikalarda, bu sezon Bodrum FK, Eyüpspor ve Konyaspor maçlarında da yaptığı gibi 4. kez takımın ritmini bozacak bir kırmızı kart gören Uros Radakovic’in takımı eksik bırakmasıyla birlikte Sivasspor’un bu anlamda şansı ve ritmi tersine döndü. Kalan dakikalarda Tadic’in uzak mesafede bulduğu golle skoru 3-1’e getirmesi de skoru tayin etti. Bu maçta, iki teknik adamdan biri şanslı tarafta, öteki şanssız taraftaydı. Jose Mourinho, hamlelerini yapmakta geciktiği bir maçta rakibinin savunmadaki merkez ikilisinin dengesizliği sayesinde hata yapmadan döndü. Sivasspor’un mevcut kadrosunun stoperlerinin hemen hemen tamamı hamle yönünden zayıf profiller… Belki Sonko-Sundberg’i burada ayırabiliriz ama ona da net bir istisnai örnek denemez. Ancak içlerinden birbiriyle sahaya sürülmeye en az uygun olan ikili, hamle yönünden zayıflıkları ve oyun alışkanlıkları bakımından bu maçta sahaya çıkan ikiliydi. Tolga Ciğerci’yle oraya yapılan yama, en azından bu hamle eksikliğini, oyun aklı ve kazanılan akışkanlıkla kapatıyordu. Haliyle savunmada işleyen plan bozulunca Fenerbahçe hata yapmadı. Mücadele bakımından Sivasspor’u takdir etmek gerekiyor ve Fenerbahçe’nin kadro kalitesi, kapasitesinin bu sonucu reel kıldığını kabul etmek gerekiyor ama, bu mücadelenin hem bir taktik planlamayla, hem de istikrarla birleşmesi gerekiyor. Kum saati, hiç olmadığı kadar Sivasspor’un lehinde işliyor. Fenerbahçe’nin de yarıştaki yerini korumak adına her maçtan aynı şeyi çıkartmak zorunda olduğunu kabul etmek gerekiyor.

Paylaş

Haberi Yorumla

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer Haberler
Süper Lig

“Haftaya bakış”

Zorlu bir hafta daha bizi bekliyor. Zirvede olduğu kadar düşme hattında da...

Süper Lig

Selçuk İnan: Futbolda dün yok

Gaziantep FK Teknik Direktörü Selçuk İnan, takımın bulunduğu nokta ve oyuncularından memnun...

1. LigAlt LiglerSüper Lig

Liglerdeki takım sayısı düşüyor

Türkiye Futbol Federasyonu, profesyonel liglerdeki takım sayısının azalatılmasına karar verildiğini açıkladı. TFF’den...

Süper Lig

Ernest Muçi’nin derbiye yetişmesi zor

Beşiktaş’ta sakatlık kabusu bitmiyor. Siyah beyazlılarda, Ernest Muçi’nin Fenerbahçe derbisine yetişmesinin zor...